‘Elden’ maaş alanlar emeklilik döneminde düşük maaşa maruz kalıyor!

Türkiye’de çalışanların önemli bir kısmı maaşlarının bir bölümünü “elden” alıyor. Ancak bu durum, emeklilik döneminde büyük gelir kaybına neden oluyor. Sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun, çalışanların bu kaybı nasıl önleyebileceğini ve emekli aylıklarını nasıl yükseltebileceklerini anlattı. Emeklilik dönemi, çalışanların yıllarca verdikleri emeğin karşılığını almak istedikleri bir süreç. Ancak Türkiye’de uzun yıllardır süren “ücretin bir kısmının bankadan, bir kısmının elden ödenmesi” uygulaması, bu hayalin önünde büyük bir engel oluşturuyor. Sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun, Dünya Gazetesi’ndeki köşe yazısında bu uygulamanın hem çalışan hem de işveren açısından doğurduğu riskleri detaylarıyla ele aldı. Erdursun’un örneğine göre; maaşı 66 bin TL olan bir çalışan, SGK’ya yalnızca asgari ücret üzerinden bildirildiğinde yaklaşık 16 bin 881 TL emekli aylığı alabiliyor. Oysa gerçek ücret üzerinden prim yatırılsaydı, yaklaşık 30 bin TL emekli maaşı alacaktı. Bu fark, ilerleyen yıllarda yaşam standardını doğrudan etkileyen kalıcı bir gelir kaybına dönüşüyor.

ÇALIŞANLAR HAKLARINI HİZMET TESPİT DAVASIYLA GERİ ALABİLİYOR

Erdursun’a göre, maaşının bir kısmını elden alan ve düşük prim bildirimi yapılan çalışanlar Hizmet Tespit Davası açarak haklarını geri alabilir. Bu süreçte çalışanlar; Elden ödeme aldıklarını, Primlerinin düşük bildirildiğini, Daha yüksek maaşla çalıştıklarını tanık beyanları, banka kayıtları, yazışmalar ve diğer belgelerle kanıtlayabilir. Dava kazanıldığında, SGK’ya eksik primleri işveren öder, emekli aylığı yeniden hesaplanır ve geçmiş farklar çalışana geri ödenir. Son dönemde SGK, asgari ücret üzerinden uzun süreli bildirim yapılan işyerlerini mercek altına aldı. Denetmenler çalışanların fiili görevlerini, pozisyonlarını ve emsal ücretleri inceleyerek elden ödeme ve düşük prim bildirimlerini tespit edebiliyor. Bu nedenle, asgari ücret bildirimi bugün artık SGK için otomatik bir risk göstergesi hâline geldi.

İŞVERENLER İÇİN CİDDİ HUKUKİ VE MALİ SONUÇLAR DOĞABİLİR

Erdursun, işverenlerin bu riski ortadan kaldırabilmeleri için şu adımları öneriyor: -Ücretlerin tamamını kayıt altına almak, Gerçek ücret üzerinden prim bildirmek, Elden ödeme uygulamasını sonlandırmak, Bordro ve kayıt süreçlerini şeffaf tutmak. Bu adımlar, hem cezai yaptırımlardan kurtulmak hem de olası davalarda güçlü bir savunma sağlamak açısından büyük önem taşıyor. Elden ödeme aldıklarını belgeleyen tüm kayıtları saklamalılar. Emsal ücret araştırması yaparak kendi pozisyonundaki maaş seviyelerini öğrenmeliler. Gerekirse sosyal güvenlik uzmanlarından destek alarak emekli maaşlarını yeniden hesaplatabilir ve dava yoluna gidebilirler.

“ARTIK DANIŞMANLIK ZORUNLU HALE GELDİ”

Erdursun, sosyal güvenlik ve iş hukuku alanında yaşanan teknik ve hukuki karmaşıklığın arttığını vurgulayarak, hem çalışanların hem de işverenlerin bu süreçte profesyonel destek almalarının zorunlu hâle geldiğini ifade ediyor. “Bugün Türkiye’de hem işverenin hem de çalışanın en güvenli yolu; mevzuata uygun hareket etmek, doğru bilgi almak ve uzman rehberliğinde ilerlemektir” dedi.