Yahya Kaptan, Dilovası’nda anıldı

Dilovası 09.01.2024 - 17:10, Güncelleme: 09.01.2024 - 17:10
 

Yahya Kaptan, Dilovası’nda anıldı

Yahya Kaptan, Dilovası’nda anıldı
Kuvâ-yi Milliye komutanlarından ve Millî Mücadeleye iz bırakmış Kurtuluş Savaşı şehidi Yahya Kaptan, şehadetinin 104. yılında Dilovası’nda gerçekleştirilen törende dualarla anıldı. Kurtuluş Savaşı şehidi Yahya Kaptan, şehadetinin 104. yılında Dilovası Ercan Dalkılıç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma programı ile anıldı. Programa, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz’un yanı sıra AK Parti Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman, Dilovası Kaymakamı Dr. Metin Kubilay, Dilovası Belediye Başkanı Hamza Şayir, Dilovası İlçe Emniyet Müdürü Turgut Yazar, Dilovası İlçe Jandarma Komutan V. Teğmen Adem Hayri Gül, ilgili kurum müdürleri, STK, siyasi parti temsilcileri, öğrenciler ve basın mensupları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program; Dilovası Belediye Başkanı Hamza Şayir ve Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman’ın konuşmalarını yapmasıyla devam etti. “BİLİM SADECE YETERLİ DEĞİL” Günün anlam ve önemine ilişkin konuşmalarını yapmak üzere kürsüye gelen Vali Yavuz,  şunları kaydetti: “1071’de başlayan diriliş ve kıyamımız bize bir Selçuklu, bir Osmanlı ve bir de Türkiye Cumhuriyeti Devleti bahşetmiştir. Dahası da Allah’ın kelamını yaymak, ona sahip çıkmak, onun bekçisi olmak gibi onurlu bir vazife bize nasip olmuştur. Elbette bu topraklarda yaşamak, bu topraklarda hâkim olmak hiç kolay olmadı. Çünkü yaklaşık 40’a yakın büyük medeniyet bu topraklara geldi ama isimleri unutuldu nesilleri kesildi. Bilimin sadece yeterli olmadığını bilimin ilimle, irfanla ve hikmetle donatılması gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Nitekim dünyanın hiçbir döneminde bilgi bu kadar çok üretilmedi, hayatımızı hiç bu kadar kolaylaştırmadı ve insan hiçbir dönemde bu kadar bilgili olmadı. Ama ne yazık ki dünya üzerindeki bu kadar vahşette aynı anda yaşanmadı. Demek ki bilmek iyi insan olmak için yeter şart değil. İyi insan olabilmek için maneviyata, insanın içine üflenmiş ruha bir kez daha odaklanmak gerekiyor. “SAFIMIZI BELİRLEMEK YAHYA KAPTAN’I ANLAMAKTIR” Biz medeniyetimizi sevgi medeniyeti olarak tanımlarız. Bugün Filistinli kardeşlerimize uygulanan zulmü duyurmak isteyen herkes ötekileştiriliyor, sistemin dışına itiliyor. Demek ki medeniyet şuuruna sahip olmalıyız öncelikle. Yahya Kaptan’ı konuşuyoruz evet ama hep repliklerle ve ezberlerle konuşursak bu bize kim olduğumuzu unutturur. Safımızı ve medeniyetimizi bir kez daha gözümüzün önünden geçirelim. Biz İslam medeniyetinin mensubuyuz. Tartışmasız lideriyiz. Safımızı belirlemek, kim olduğumuzu nerede durduğumuzu bilmek Yahya Kaptan’ı anlamaktır. “AYNI YOLUN YOLCUSU OLANLAR HEP ANLAŞIRLAR” Biz dünyanın en son evrensel ve emperyal imparatorluğunu kuran, herkese adalet götürebilecek bir anlayışa sahip bir milletin evlatlarıyız. Biz hiç ırkçı, etnik milliyetçi olmadık. Biz dünde bugünde kültür ve medeniyet milliyetçisi olduk, olmaya da devam ediyoruz. Medeniyetimizin milliyetçisiyiz ve koruyacağız. Değerlerimizi sonuna kadar savunacağız. Aynı yolun yolcusu olanlar hep anlaşırlar ama önemli olan medeniyette anlaşmaktır, yolda anlaşmaktır, prensipte anlaşmak ve ilkelerde anlaşmaktır. İşte bunları her gün konuşursak her gün bunlardan bahsedersek biz bugün konuştuğumuz birtakım sorunları ortadan kaldırmış oluruz. Bir ve beraber oluruz, iri ve diri oluruz. Biz sadece Müslümanlar için değil tüm insanlık için hak ve hukuku haykırmaya, onların da hukukunu korumaya talibiz.” ATATÜRK’Ü DE ANDI Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehit ve gazilerimizi rahmetle anan Vali Yavuz, “Mekanları cennet, ruhları şad olsun. Gencecik yaşında toprağa düşmüş Yahya Kaptanımızı, bu vatan için canından vazgeçmiş şehidimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyoruz. Bütün Türk ve İslam büyükleri yatağında değil de cihat meydanında, Allah’ın kelamı için, vatan, bayrak, kutsal değerler için toprağa düşmeyi her defasında dua ve arzu etmişlerdir. Elbette kimse ölmeyi arzu etmez ama bizler ‘Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin, zira onlar diridirler, fakat siz onu anlayamazsınız, idrak edemezsiniz’ Ayet-i kerimesindeki şuura mazhar olan kutlu bir milletin evlatlarıyız. Hepinizi saygıyla selamlıyorum” ifadeleriyle sözlerini sonlandırdı. Araştırmacı, Yazar ve Gazeteci İsmail Kahraman’ın günün anlam ve önemine ilişkin sunumlarını gerçekleştirmesinin ardından program sona erdi.
Yahya Kaptan, Dilovası’nda anıldı

Kuvâ-yi Milliye komutanlarından ve Millî Mücadeleye iz bırakmış Kurtuluş Savaşı şehidi Yahya Kaptan, şehadetinin 104. yılında Dilovası’nda gerçekleştirilen törende dualarla anıldı.

Kurtuluş Savaşı şehidi Yahya Kaptan, şehadetinin 104. yılında Dilovası Ercan Dalkılıç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma programı ile anıldı. Programa, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz’un yanı sıra AK Parti Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman, Dilovası Kaymakamı Dr. Metin Kubilay, Dilovası Belediye Başkanı Hamza Şayir, Dilovası İlçe Emniyet Müdürü Turgut Yazar, Dilovası İlçe Jandarma Komutan V. Teğmen Adem Hayri Gül, ilgili kurum müdürleri, STK, siyasi parti temsilcileri, öğrenciler ve basın mensupları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program; Dilovası Belediye Başkanı Hamza Şayir ve Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman’ın konuşmalarını yapmasıyla devam etti.

“BİLİM SADECE YETERLİ DEĞİL”

Günün anlam ve önemine ilişkin konuşmalarını yapmak üzere kürsüye gelen Vali Yavuz,  şunları kaydetti: “1071’de başlayan diriliş ve kıyamımız bize bir Selçuklu, bir Osmanlı ve bir de Türkiye Cumhuriyeti Devleti bahşetmiştir. Dahası da Allah’ın kelamını yaymak, ona sahip çıkmak, onun bekçisi olmak gibi onurlu bir vazife bize nasip olmuştur. Elbette bu topraklarda yaşamak, bu topraklarda hâkim olmak hiç kolay olmadı. Çünkü yaklaşık 40’a yakın büyük medeniyet bu topraklara geldi ama isimleri unutuldu nesilleri kesildi. Bilimin sadece yeterli olmadığını bilimin ilimle, irfanla ve hikmetle donatılması gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Nitekim dünyanın hiçbir döneminde bilgi bu kadar çok üretilmedi, hayatımızı hiç bu kadar kolaylaştırmadı ve insan hiçbir dönemde bu kadar bilgili olmadı. Ama ne yazık ki dünya üzerindeki bu kadar vahşette aynı anda yaşanmadı. Demek ki bilmek iyi insan olmak için yeter şart değil. İyi insan olabilmek için maneviyata, insanın içine üflenmiş ruha bir kez daha odaklanmak gerekiyor.

“SAFIMIZI BELİRLEMEK YAHYA KAPTAN’I ANLAMAKTIR”

Biz medeniyetimizi sevgi medeniyeti olarak tanımlarız. Bugün Filistinli kardeşlerimize uygulanan zulmü duyurmak isteyen herkes ötekileştiriliyor, sistemin dışına itiliyor. Demek ki medeniyet şuuruna sahip olmalıyız öncelikle. Yahya Kaptan’ı konuşuyoruz evet ama hep repliklerle ve ezberlerle konuşursak bu bize kim olduğumuzu unutturur. Safımızı ve medeniyetimizi bir kez daha gözümüzün önünden geçirelim. Biz İslam medeniyetinin mensubuyuz. Tartışmasız lideriyiz. Safımızı belirlemek, kim olduğumuzu nerede durduğumuzu bilmek Yahya Kaptan’ı anlamaktır.

“AYNI YOLUN YOLCUSU OLANLAR HEP ANLAŞIRLAR”

Biz dünyanın en son evrensel ve emperyal imparatorluğunu kuran, herkese adalet götürebilecek bir anlayışa sahip bir milletin evlatlarıyız. Biz hiç ırkçı, etnik milliyetçi olmadık. Biz dünde bugünde kültür ve medeniyet milliyetçisi olduk, olmaya da devam ediyoruz. Medeniyetimizin milliyetçisiyiz ve koruyacağız. Değerlerimizi sonuna kadar savunacağız. Aynı yolun yolcusu olanlar hep anlaşırlar ama önemli olan medeniyette anlaşmaktır, yolda anlaşmaktır, prensipte anlaşmak ve ilkelerde anlaşmaktır. İşte bunları her gün konuşursak her gün bunlardan bahsedersek biz bugün konuştuğumuz birtakım sorunları ortadan kaldırmış oluruz. Bir ve beraber oluruz, iri ve diri oluruz. Biz sadece Müslümanlar için değil tüm insanlık için hak ve hukuku haykırmaya, onların da hukukunu korumaya talibiz.”

ATATÜRK’Ü DE ANDI

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehit ve gazilerimizi rahmetle anan Vali Yavuz, “Mekanları cennet, ruhları şad olsun. Gencecik yaşında toprağa düşmüş Yahya Kaptanımızı, bu vatan için canından vazgeçmiş şehidimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyoruz. Bütün Türk ve İslam büyükleri yatağında değil de cihat meydanında, Allah’ın kelamı için, vatan, bayrak, kutsal değerler için toprağa düşmeyi her defasında dua ve arzu etmişlerdir. Elbette kimse ölmeyi arzu etmez ama bizler ‘Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin, zira onlar diridirler, fakat siz onu anlayamazsınız, idrak edemezsiniz’ Ayet-i kerimesindeki şuura mazhar olan kutlu bir milletin evlatlarıyız. Hepinizi saygıyla selamlıyorum” ifadeleriyle sözlerini sonlandırdı. Araştırmacı, Yazar ve Gazeteci İsmail Kahraman’ın günün anlam ve önemine ilişkin sunumlarını gerçekleştirmesinin ardından program sona erdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gebzehurses.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.