Merve Tunç
Köşe Yazarı
Merve Tunç
 

Depremin Psikolojik Etkileri

Hiç şüphesiz ki yaşadığımız deprem hepimizi derinden sarstı. Şehirlerde yıkıma, maddi manevi kayıplara sebep olduğu gibi psikolojimizi derinden etkiledi. Deneyimleyen bireyler dışında medyada, gazetede, haberlerde denk gelen kişiler de etkisini ikincil şekilde hissetti. Gelin birlikte psikolojimize olan etkisine değinip neler yapabileceğimizi öğrenelim. Öncelikle depremlerin de diğer doğal afetler gibi travmaya neden olabildiğini hepimiz biliyoruz. Fakat her insanın olaylardan etkilenme düzeyi duygu, düşünce, deneyim ve davranışlarına göre değişmektedir. Ve gösterilen çeşitli tepkiler tamamen normaldir. Travma sonrası verilen bu tepkiler anormal durumlara gösterilen normal tepkiler olarak adlandırılmaktadırlar. Ayrıca bunu deneyimleyen kişiler dışında sosyal medya ya da basın aracılığıyla görmüş kişilerde de travma etkisi yaratabilmekte ve buna da ikincil travma denilmektedir. Depremden sonra vücudunuz bir şok haline girmiş olabilir. Kendinizi yorgun, isteksiz, mutsuz, kaygılı hatta hayattan kopmuş hissedebilirsiniz. Korku, endişe, suçluluk, pişmanlık, öfke, panik, çaresizlik ve utanç gibi duygular çok derin ve yoğun yaşanabileceği gibi duygularda inişli çıkışlı anlar görülebilir. Strese bağlı, baş ağrıları, bulantı ve göğüs ağrısı olabilmektedir. Her an tekrar deprem olacakmış gibi hissedebilir, deprem anını zihninizde tekrar yaşayabilirsiniz. Hatırlamada problemler yaşayabilirsiniz. Uyku düzeniniz ve iştahınız bozulabilir. Olayla ilgili konuşmaya ihtiyacı hissetmenize rağmen içinize kapanabilirsiniz. Bunlar yaygın olarak travmatik olaylar sonrasında verilen tepkiler olmasına rağmen herkesin farklı olduğu ve olaylar karşısında verebileceği tepkilerin değişebileceği unutulmamalıdır. Örneğin bazı bireyler olay sırasında ya da hemen ardında enerjik hissedebilir, biraz zaman geçtikten sonra yerini umutsuzluk ve karamsarlık hali alabilmektedir. Peki bu tepkiler karşısında bizler ne yapabiliriz? Öncelikle duygunuz öfke, üzüntü, mutsuzluk, karamsarlık hangisi olursa olsun bastırmak yerine duygularınızı yaşamaya çalışın. Böyle bir durumda içinize kapanmak isteyebilirsiniz fakat olayı birileriyle konuşmaktan çekinmeyin. Devam etmekte zorlanıyor olabilirsiniz fakat elinizden geldiği ölçüde rutinlerinize devam etmek bu dönemde önemlidir. Kendinize bakmayı, kendinizle ilgilenmeyi ihmal etmeyin. Unutmayın iyileşmenin ilk adımı kendinize dönmekle başlar. Eğer depremi yaşadıysanız ve psikolojik etkilerini daha yoğun şekilde hissediyorsanız iyileşme sürecinizde bir uzmandan destek almanız süreci daha sağlıklı yürütmenize yardımcı olacaktır.
Ekleme Tarihi: 14 Şubat 2023 - Salı

Depremin Psikolojik Etkileri

Hiç şüphesiz ki yaşadığımız deprem hepimizi derinden sarstı. Şehirlerde yıkıma, maddi manevi kayıplara sebep olduğu gibi psikolojimizi derinden etkiledi. Deneyimleyen bireyler dışında medyada, gazetede, haberlerde denk gelen kişiler de etkisini ikincil şekilde hissetti.

Gelin birlikte psikolojimize olan etkisine değinip neler yapabileceğimizi öğrenelim.

Öncelikle depremlerin de diğer doğal afetler gibi travmaya neden olabildiğini hepimiz biliyoruz. Fakat her insanın olaylardan etkilenme düzeyi duygu, düşünce, deneyim ve davranışlarına göre değişmektedir. Ve gösterilen çeşitli tepkiler tamamen normaldir. Travma sonrası verilen bu tepkiler anormal durumlara gösterilen normal tepkiler olarak adlandırılmaktadırlar. Ayrıca bunu deneyimleyen kişiler dışında sosyal medya ya da basın aracılığıyla görmüş kişilerde de travma etkisi yaratabilmekte ve buna da ikincil travma denilmektedir.

Depremden sonra vücudunuz bir şok haline girmiş olabilir. Kendinizi yorgun, isteksiz, mutsuz, kaygılı hatta hayattan kopmuş hissedebilirsiniz. Korku, endişe, suçluluk, pişmanlık, öfke, panik, çaresizlik ve utanç gibi duygular çok derin ve yoğun yaşanabileceği gibi duygularda inişli çıkışlı anlar görülebilir. Strese bağlı, baş ağrıları, bulantı ve göğüs ağrısı olabilmektedir. Her an tekrar deprem olacakmış gibi hissedebilir, deprem anını zihninizde tekrar yaşayabilirsiniz. Hatırlamada problemler yaşayabilirsiniz. Uyku düzeniniz ve iştahınız bozulabilir. Olayla ilgili konuşmaya ihtiyacı hissetmenize rağmen içinize kapanabilirsiniz. Bunlar yaygın olarak travmatik olaylar sonrasında verilen tepkiler olmasına rağmen herkesin farklı olduğu ve olaylar karşısında verebileceği tepkilerin değişebileceği unutulmamalıdır. Örneğin bazı bireyler olay sırasında ya da hemen ardında enerjik hissedebilir, biraz zaman geçtikten sonra yerini umutsuzluk ve karamsarlık hali alabilmektedir.

Peki bu tepkiler karşısında bizler ne yapabiliriz?

Öncelikle duygunuz öfke, üzüntü, mutsuzluk, karamsarlık hangisi olursa olsun bastırmak yerine duygularınızı yaşamaya çalışın. Böyle bir durumda içinize kapanmak isteyebilirsiniz fakat olayı birileriyle konuşmaktan çekinmeyin. Devam etmekte zorlanıyor olabilirsiniz fakat elinizden geldiği ölçüde rutinlerinize devam etmek bu dönemde önemlidir. Kendinize bakmayı, kendinizle ilgilenmeyi ihmal etmeyin. Unutmayın iyileşmenin ilk adımı kendinize dönmekle başlar.

Eğer depremi yaşadıysanız ve psikolojik etkilerini daha yoğun şekilde hissediyorsanız iyileşme sürecinizde bir uzmandan destek almanız süreci daha sağlıklı yürütmenize yardımcı olacaktır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gebzehurses.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.