Sosyal anksiyete; altında şiddetli utanç ve aşağılanma korkusu yatan, bireyin kendini başkalarının yanında endişeli ve sinirli hissetme durumudur. Özellikle ortamlarda rezil olacakları korkusu vardır.  Genellikle çocukluk ya da ergenlik döneminde başlayan sosyal anksiyetenin görülme sıklığı diğer bozuklukların aksine kadınlarda ve erkeklerde eşit orandadır. Çocuklukta yaşanılan kötüye kullanım, zorbalık, başarısız olma korkusu veya dalga geçme gibi olumsuz durumların yaşanması ile bağlantılı olabilir. Ayrıca etkisi çok büyük olmasa da genetik yatkınlığın da etkisi bulunmaktadır. Bunların yanında aşırı baskıcı ya da koruyucu aile tutumu,  maddi durumu iyi olmama ve eğitim düzeyi düşük olma gibi faktörler de sosyal anksiyete oluşturabilecek etkenler arasındadır. Sosyal anksiyete bireyin yaşamını oldukça kısıtlayıcı şekilde etkileyebilir. Topluluk önünde konuşma yapmak, derste sunum yapmak, yeni insanlarla tanışmak gibi performans göstereceği etkinliklerde etkisinin artmasının yanında yemek yemek, sinemaya gitmek, ilgi odağı olmak gibi yalnızca kalabalık ortamlarda bulunma durumu bile sosyal anksiyeteyi tetikleyebilir.   Sosyal anksiyetesi olan bireyler kalabalık bir ortama girmek zorunda kaldığında el titremesi, yüz kızarması, bulantı, kalp çarpıntısı, terleme, kusma korkusu gibi bedensel belirtiler sergilerler ve bu belirtilerin diğer insanlar tarafından fark edileceğini düşünürler. Genel olarak akıllarında “Benimle dalga geçecekler, başaramayacağım aptalım, başkalarını rahatsız edeceğim” gibi düşüncelere sahiptirler. Bu sebeple sosyal bir ortama girmekten olabildiğince kaçınırlar.  Eğer birey; normalden fazla sosyal ortamlarda rezil olacağım korkusu ve şiddetli utanç ile performans göstermekten kaçınıyorsa, bu sebeple sosyal ortamlardan olabildiğince uzak duruyorsa ve bu durum yaşamını kısıtlayıcı şekilde etkiliyorsa sosyal anksiyete tanısı alabilir.  Sosyal anksiyete tedavisi olan bir rahatsızlıktır. Bir uzmana başvurulduğunda yalnızca psikoterapi yapılabileceği gibi gerekli görülen durumlarda psikoterapiye ek ilaç tedavisine de başlanabilmektedir.